BİRLEŞİK KRALLIK, – ULUSLARARASI Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, İsrail’in Madleen gemisine yönelik müdahalesini “uluslararası hukukun ihlali” olarak nitelendirerek, gemideki mürettebatın “hemen ve koşulsuz serbest bırakılması” çağrısında bulundu.
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty) Genel Sekreteri Agnes Callamard tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in Gazze’ye insani yardım taşımayı amaçlayan Madleen gemisini durdurarak, aktivistleri gözaltına alması kınandı. Callamard, “İsrail, insani yardım malzemeleri ve dayanışma aktivistlerinden oluşan mürettebatı taşıyan Madleen gemisini zorla durdurarak, işgal altındaki Gazze Şeridi’ndeki sivillere yönelik yasal yükümlülüklerini bir kez daha hiçe saymış ve Uluslararası Adalet Divanı’nın bağlayıcı kararlarına karşı ürpertici bir saygısızlık sergilemiştir” ifadelerini kullandi.
Callamard, gece yarısı uluslararası sularda gerçekleştirilen operasyonun uluslararası hukuku ihlal ettiği ve gemidekilerin güvenliğini tehlikeye attığı kaydederek, “Mürettebat, insani bir görevde bulunan silahsız aktivistler ve insan hakları savunucularıdır; derhal ve koşulsuz serbest bırakılmalıdırlar” dedi. Callamard, aktivistlerin serbest bırakılana kadar işkence ve diğer kötü muamelelerden korunması gerektiğini de ekledi.
Uluslararası Af Örgütü yetkilisi, “İşgalci güç olarak İsrail, Gazze’deki sivillerin gıda, ilaç ve hayatta kalmaları için gerekli diğer malzemelere yeterli ve güvenli erişimini sağlama yönünde uluslararası bir yükümlülüğe sahiptir. Ancak, Gazze’deki Filistinlilere fiziksel yıkımlarını hedefleyen yaşam koşulları dayatma politikası kapsamında, ihtiyaç sahibi sivillere tarafsız insani yardım sağlanmasını kasıtlı ve sürekli bir şekilde engellemiştir. Askeri saldırıları, tarım arazileri gibi gıda üretim kaynaklarını tahrip ederek veya zarar vererek açlık politikasının etkisini ağırlaştırmıştır” değerlendirmesinde bulundu.
Callamard, Madleen gemisinin son birkaç gündeki yolculuğunun, uluslararası toplumun hareketsizliği karşısında kuşatılmış, aç bırakılmış ve acı çeken Filistinlilerle dayanışmanın güçlü bir sembolü haline geldiğini belirterek, bu misyonun aynı zamanda uluslararası toplumun İsrail’in insanlık dışı ablukasını sona erdirmedeki başarısızlığını da gözler önüne serdiğini ifade etti.
Callamard, “İsrail’in müttefikleri, söylemlerini Gazze’ye yardım ulaştırılmasını sağlayacak kararlı eylemlere dönüştürseydi, aktivistlerin hayatlarını riske atması gerekmezdi. İsrail’in, güvenli geçiş taleplerine rağmen Madleen gemisini durdurması, uzun süredir devam eden cezasızlığının Gazze’de soykırım yapmaya ve 18 yıldır yasa dışı ablukayı sürdürmeye cesaretlendirdiğini ortaya koyuyor” dedi.
Uluslararası Af Örgütü yetkilisi, dünya genelindeki devletlerin İsrail’e verdikleri desteği sona erdirdiklerini gösteren somut adımlar atmadıkları sürece, İsrail’in Filistinlilere karşı acımasızca ölüm ve acı çektirmeye devam etme serbestliğine sahip olacağının altını çizdi.
Devletlerin acilen harekete geçmesi gerektiğini vurgulayan Callamard, aksi takdirde İsrail’in Filistinlilerin haklarına yönelik ağır ihlallerine suç ortağı olma riskiyle karşı karşıya kalacakları uyarısında bulundu.
Callamard, “Devletler, İsrail’in Madleen mürettebatını durdurmasını ve gözaltına almasını açıkça kınamalı ve gemideki herkesin derhal ve koşulsuz serbest bırakılmasını talep etmelidir. Artık sadece sözlerle değil, eylemlerle net bir duruş sergileme zamanıdır” ifadelerini kullandı.
Devletlerin, İsrail’in açlık ve soykırımla karşı karşıya olan Gazze halkına insani yardım engellemesini daha fazla tolere etmeyeceklerini açıkça ortaya koymaları gerektiğini belirten Callamard, İsrail’e ablukasını kaldırması ve Gazze’ye tüm geçiş noktalarından yardım ulaştırılmasına izin vermesi için baskı yapılmasının önemini kaydetti.