Müsavat Dervişoğlu’ndan Sert Açıklamalar: “Bu Çatı, Caniye Övgü Atılacak Yer Değil”

ANKARA, – İYİ Parti’nin Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, “Bu çatı, egemenliğimize, birliğimize ve bağımsızlığımıza saldıran bir caniye yönelik övgü sloganları atılacak bir yer olmamalıdır. Bunu sakin bir ses tonuyla ifade ediyorum; ‘Yine kızdılar’ demesinler. Türk milletinin sessiz duruşundan korkmalarını tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.

Dervişoğlu, TBMM’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında, “Şu an oldukça karmaşık bir dönemden geçiyoruz. Dışarıdaki gelişmeler, bazı şeylerin dönüşüm geçirdiğini bizlere gösteriyor. Bu aşamada, kişisel menfaatlerini ülkenin çıkarlarıymış gibi sunan liderlerin varlığı sebebiyle oldukça kırılgan bir süreçteyiz. Bu noktada, Irak, Suriye, Ege ve Akdeniz gibi konulardaki stratejik çıkarlarımızı korumak hayati bir önem taşımaktadır. İki hafta sonra Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak. Bu seçimler, Kıbrıslı Türklerin geleceği açısından büyük bir öneme sahiptir. Biz İYİ Parti olarak bu konuda net bir duruş sergiliyoruz. Önceliğimiz, Ada’daki Türk varlığının huzur içinde kalıcı bir şekilde yaşamasını sağlamaktır. Kıbrıs Türk halkının iradesine saygı göstermek adına buradan bir adayı desteklemek istemiyorum. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını savunmak istiyorsak, öncelikle bizlerin Kıbrıs Türk halkının egemenliğine saygı duyması gerekmektedir. Kardeşlerimizin alacağı her karar, milli iradenin yansımasından başka bir anlam taşımamaktadır. Ancak Kıbrıs Türk toplumunun varlığını sürdürebilmesi için iki temel koşul gerekmektedir. İlki, elbette ki var olma iradesi. Kıbrıs Türklerinin güvenliği için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığına olan inançları sarsılmaz olmalıdır. Federasyon veya konfederasyon arayışlarına karşı olarak, iki devletli çözümün yanı sıra daima Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin arkasındayız” ifadelerini kullandı.

‘KARANLIK İLİŞKİLERLE GÜNDEME GELMESİ KABUL EDİLEMEZ’

Dervişoğlu, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsız, hukuka dayalı, demokratik ve şeffaf bir devlet olarak varlığını sürdürmesi gerektiğinin altını çizerek, “Tam teşekküllü ve itibar sahibi bir devlet olarak varlığını devam ettirmesi, uluslararası topluluk tarafından tanınması önemlidir. Son zamanlarda yaşanan, karanlık ilişkilere dair ortaya çıkan gelişmelerin ve adanın illegal faaliyetlerle gündeme gelmesinin kabul edilemez olduğunu söylemeliyim. Bunu düşünmek dahi son derece korkutucudur. Bir devletin itibarını sarsarak onun bağımsızlığını savunamazsınız. Kıbrıs’taki kardeşlerimizin en büyük beklentisi özgür, refah içinde ve hukuk esasına dayalı bir ülkede yaşamaktır” dedi.

‘UNUTTUĞUMUZ MÜCADELELERİN BEDELİNİ ÖDÜYORUZ’

Dervişoğlu, Türkiye’nin kişisel politikaların faturasını ödediğini vurgulayarak, “Bu bedeli şu anda, Beyaz Saray’dan randevu almak için milyar dolarlık uçak siparişi verirken ödüyoruz. Milyonlarca hektar ormanın yanmaması için gerekli söndürme uçağını alamayarak ödüyoruz. Ayrıca, parasını verip bir türlü alamadığımız F-35’lerle yapılan anlaşmaların yanı sıra, onay almadan pazarlığını yapılan F-16’lar ve Avrupa’dan temin edilmeye çalışılan Eurofighter’larla ilgili yaşanan sorunlar nedeniyle de bu bedeli ödüyoruz. İçerde Öcalan üzerinden PKK ile pazarlıklar yapıldığı gibi, dışarıda Trump’ın İsrail ile pazarlık süreçleri yürütülmektedir. Ortada unuttuğumuz mücadelelerin bedelini tekrar ödüyoruz. Aksi takdirde dünde bu Meclis çatısı altında terörist başına slogansız kalmayı kimse hayal edemezdi. Buradaki çatı, Türk milletinin iradesinin, egemenliğinin, bağımsızlığının ve birliğinin tezahürüdür. Bu çatı, egemenliğimize, birliğimize ve bağımsızlığımıza karşı olan bir caniye övgü sloganlarının atılacağı bir yer olmamalıdır. Bunu sakin bir tonda ifade ediyorum; ‘Yine dikkatsiz davrandılar’ demesinler. Türk milletinin sessiz durumu kendileri için korkutucu olmalıdır. Millet Meclisi’nin onuru, aşağılık kişiler tarafından atılan sloganlarla zarar göremez. Dün burada, İmralı teröristi için atılan sloganlar, 15 Temmuz hain darbe girişiminde Meclis’e atılan bombalar kadar hasar vericidir. Bu gerçeği herkesin görebilmesi gerekiyor. Kimse sesini çıkarmıyor, fark ediyor musunuz? O sloganları atanlara, izin verenlere ve görmezden gelenlere yazık olsun” dedi.

‘ORTADA ÇÖZÜLMESİ GEREKEN BİR SORUN VAR’

Dervişoğlu, grup toplantısı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gözaltına alınan milletvekilleriyle ilgili, “Öğle saatlerinden itibaren gözaltına alınan milletvekillerinin durumunu yakından takip ediyoruz. Buradan İsrail’e bir mesaj gönderiyorum; TBMM’nin bir mensubunu bile gözaltına alabilecek güçte olduklarını düşünmesinler. Hem Türkiye’nin hem Türk demokrasisinin haklarını ortak bir şekilde savunacaktır. Tüm dünya bu noktada aynı şekilde düşünmek zorundadır. Şu an çözüme kavuşturulması gereken bir problem vardır, istifade edilmesi gereken hiçbir şey yoktur. Bu sorunun çözülmesi için gereken bütün adımlar, tezkere dâhil, hızla atılmalıdır” dedi.

‘ORTADA CİNAYET GİBİ BİR DURUM VAR’

Dervişoğlu, Serdar Öktem cinayetiyle ilgili olarak da “Burada bir cinayet söz konusudur ve bunun soruşturması devam etmektedir. Bunun dışında resmi bir açıklama yok; yalnızca sanık sayısından bahsedilmektedir. Ancak bu olayların birbirleriyle bağlantılı bir durumun parçası gibi göründüğünü belirtmeliyim. Durumu takip etmeye devam edeceğiz” şeklinde sonlandırdı.