YAZAR: Tuğçe Sezer Odabaşı – Harun Şahbazoğlu / İSTANBUL – 3D yazıcılarla donatılan eğitim setleri, Mimarlık Bölümü öğrencilerine yapı derslerinde uygulamalı öğrenme imkânı sunmakta. Öncelikle çeşitli tasarımlarla hazırlanan bu kitler, öğrencilerin teknik çizim ve yapısal düşünme becerilerini artırmayı amaçlıyor. Mimarlık Bölümü öğretim üyesi Dr. Esra Karahan, “Öğrencilerimizden olumlu geri dönüşler alıyoruz. Maketler üzerinde çalışırken ‘Aa, öyle miymiş? Çok basit’ diyorlar. Bu durum daha önce sıkıcı olarak algılanan dersimiz için gerçekten olumlu bir durum. Oynayıp yaparak somut bir deneyim elde etmeleri bizim için de değerli bir sonuç oldu” şeklinde konuştu.
Yeditepe Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, öğrencilerin yapı konusundaki bilgi seviyelerini artırmak adına yenilikçi bir projeyi başarıyla hayata geçirdi. Uygulanan yöntem, teoriden ziyade deneyimsel öğrenmeye odaklanarak, öğrencilerin teknik çizim ve yapısal düşünme yetilerini pekiştirmeyi hedefliyor. Projeye dahil edilen eğitim setleri, sadece maketler değil, eğlenceli bir oyun mantığıyla geliştirilmiş 3D yazıcı kitlerini de içeriyor. Bu kitler sayesinde öğrenciler, bir yapının çeşitli sistemlerini, elemanlarını ve katmanlarını gözlemleme fırsatı bulabiliyor. Dersin asistanları Bükre Pazar ve Sude Acarbay, modelleme ve üretim süreçlerine aktif olarak destek vermekte; sınıf içi uygulamalarda ise öğrencilerle birlikte çalışarak öğrenme sürecine katkıda bulunuyor.
“Mimarlık eğitiminde yapı derslerinde öğrencilerin zorluk çektiğini düşünüyorum,” diyen Mimarlık Bölümü öğretim üyesi Dr. Bahar Aktuna, projeyi böyle tanımlıyor: “Son yıllarda yapı derslerinin en zorlayıcı derslerden biri olduğuna dikkat çektik, çünkü tasarım dersleri daha özgür bir şekilde işlenebiliyor ve yapı dersleri daha katı bir temele oturmuş durumda. Bu derslerde teorik bilgilerin şantiyeye yansıması oldukça zorlu bir süreç; bu yüzden yeni pedagogik yöntemler üzerinde çalışmalar yapıyoruz.”
Aktuna, “Öncelikle ‘tasarla yap’ metodunu ekleyerek öğrencilerin yapının elemanlarını birebir gözlemlemelerini sağlıyoruz. Bu yöntem oldukça faydalıydı fakat zaman alan bir süreçti, dolayısıyla şimdi ‘oynayarak öğrenme’ yaklaşımına geçiş yaptık. Öğrencilerin uygulamalarda daha özgür olmalarını sağlayarak, çeşitli sistemlerin nasıl bir araya geldiğini derinlemesine inceleyebilecekleri yeni bir pedagoji geliştirdik. Renkli maketlerimizle bu konsepti somuta dökerek eğitim veriyoruz,” şeklinde açıklamalarını sürdürdü.
Derslerin zorluklarından biri hakkında bilgi veren Dr. Aktuna, “Yapı 1 dersi kapsamında betonarme sistemler üzerinde çalışıyoruz. Öğrenciler, küçük yapılar üzerinden çok sayıda sistemin nasıl bir araya geldiğini ve yapı elemanlarıyla nasıl örtüştüğünü öğreniyorlar. Bunun için geniş bir konu yelpazesine sahip olmamız gerekiyor fakat bu bilgileri pekiştirmek için ayırabileceğimiz süre oldukça kısıtlı. Biz de bu süreci daha pratik ve anlaşılır hale getirecek bir sistem tasarladık” dedi.
Mimarlık Bölümü öğretim üyesi Dr. Esra Karahan, öğrencilere deneyimsel öğrenme imkânı sunan kitlerin amacını şöyle açıkladı: “Geçmişte yapı derslerinde yaşanan sıkıntılara bir çözüm bulmak adına her yıl derslerimizi güncellemeye çalışıyoruz. Bu yıl da yeni bir pedagogik yaklaşım geliştirdik ve bazı kitler tasarladık. Bu kitleri kendi 3D yazıcımızda ürettik ve uygulamalara geçtik.”
Karahan, “Bu kitlerin geliştirilme amacı, genellikle derslere teorik bilgilerle başlayıp uygulamalara geçmek yerine, önce kitlerin somut deneyimlenmesine olanak tanımaktı. Öğrenciler problemle karşılaştıklarında bizler devreye girip, doğru ya da yanlış demek yerine yönlendirici sorular sormaktayız. Sürecin sonunda öğrenciler gözlemlerini paylaşıyor ve ardından teori kısmına geçiyoruz” dedi.
Uygulamanın öğrenciler üzerindeki etkilerini aktaran Dr. Karahan, “Geri dönüşler çok olumlu. Öğrencilerimiz maketler üzerinden ders öğrenirken ‘Aa, bu kadar basitmiş?’ tepkisi veriyorlar. Yani, daha ciddi olarak görülen bir derse karşı olan bakış açıları değişti. Eğlenerek ve yaparak öğrenmek, bu dersin keyifli hale gelmesinde önemli bir sonuç oldu” diye belirtti.
Öğrencilerden İncisu Karagülle ise, dersi ikinci kez aldığını ve materyaller sayesinde daha iyi anladığını şöyle ifade etti: “Yapı 2 dersini geçtiğimiz sene de almıştım fakat o zamanlar çok zorlu bir süreçti. Çünkü konuları gözümde canlandıramıyordum. Ancak bu yıl modellerin yardımıyla, öğretmenin anlatımlarını daha iyi kavradım. El-göz koordinasyonuyla maketleri oluşturabildiğim için, bu ders şimdi çok daha kolay geçiyor.”
Karagülle, “Böyle maketler gibi uygulamalı materyaller, bu tür derslerin daha anlaşılır olmasını sağlıyor. Çünkü gördüğünüz zaman dersi daha iyi kavrayabiliyorsunuz ve hayal etmeniz de kolaylaşıyor,” diyerek düşüncelerini aktardı.









