ANKARA, – TİCARET Bakanı Ömer Bolat, “Gelecek dönem için üreticilerimizi haksız ithalat baskısından korumaya devam ederken, aynı zamanda küresel ekonomik dönüşümleri göz önünde bulundurarak ülkemizin uluslararası ticaretteki pozisyonunu sürdürülebilir biçimde güçlendirecek politikaları kararlılıkla hayata geçireceğiz” açıklamasında bulundu.
Bakan Bolat, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ekim ayına dair ödemeler dengesi verileri hakkında yorumda bulundu. Bolat, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, “2025 yılı Ekim ayına ait ilan edilen cari işlemler verileri, dış dengedeki olumlu gelişmelerin sürekli olarak devam ettiğini göstermektedir. Mal ve hizmetler ihracatındaki artışlar ile turizm ve taşımacılık gelirlerindeki güçlü performans, cari işlemler dengesinin fazla verme eğilimini kuvvetlendirmiştir. Küresel ekonomideki zayıf talep, ticaret gerilimleri ve bölgesel risklere rağmen Türkiye’nin ekonomik görünümü, dış finansman ihtiyacını azaltarak, makroekonomik istikrarı artırmaktadır. 2025 Ekim ayında cari işlemler hesaplaması 457 milyon dolar fazla verirken, altın hariç cari işlemler hesabında bu durum 3 milyar 201 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır” ifadelerini kullandı.
‘ÜLKE RİSK PRİMİ, MAYIS 2018’DEN BERİ EN DÜŞÜK DÜZEYDE’
Hizmet ihracatındaki güçlü yükselişin devam ettiğini belirten Bakan Bolat, 2025 Ekim ayında yıllıklandırılmış olarak bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,1 artışla 121,9 milyar dolara ulaştığını açıkladı. Bu süreçte seyahat gelirlerimizin yıllıklandırılmış bazda 59,2 milyar dolar, taşımacılık gelirlerimizin ise 42 milyar dolar olduğunu aktaran Bolat, “Yıllıklandırılmış mal ve hizmet ihracatı, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4 oranında artarak toplam 392 milyar dolara yükselmiştir. Cari işlemler dengesindeki bu olumlu gelişmelerle birlikte ülke risk primi (CDS), Mayıs 2018’den bu yana en düşük düzey olan 226 baz puana gerilemiştir. Risk primindeki bu olumlu gelişim, finansal istikrarı desteklemekte ve dezenflasyon sürecine katkıda bulunmaktadır. Küresel ölçekte zayıf talep ve ticaret zorluklarına rağmen mal ve hizmet ihracatımızın artış göstermesi sürmektedir. Bu olumlu durum sayesinde cari işlemler açığı tarihsel ortalamaların altında kalmaya devam ederken, Orta Vadeli Program (2026-2028) çerçevesinde cari işlemler açığının 2025 yılında milli gelire oranının yüzde 1,4 olarak öngörülmektedir. Cari işlemler dengesindeki bu kalıcı iyileşme, gerekli yapısal reformlar için uygun bir makroekonomik alan yaratmaktadır. Gelecek dönemde, üreticilerimizi haksız ithalat baskısına karşı korumayı sürdüreceğiz; ayrıca küresel ekonomik değişimlere uygun olarak, ülkemizin uluslararası ticaretteki yerini güçlendirecek politikaları kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz” dedi.

