‘CEZALAR, EN YÜKSEK SINIRDAN VERİLDİ’
Bolu’de meydana gelen yangın faciasıyla ilgili görülen davanın son duruşmasının ardından açıklama yapan Bolu Baro Başkanı Sinan Barut, “Başından beri yargıya duyduğumuz güven tamdı ve ilk günden itibaren bu tür olaylarda Türkiye’nin emsal teşkil edecek bir ceza beklediğimizi ifade ettik. Hesaplamalarımız doğrultusunda, bilinçli taksir mi yoksa olası kast mı sorusu da netlik kazandı. 11 sanık hakkında, çocuklara karşı işlenen suçlar nedeniyle olası kast kapsamında cezalar verildi. 34 çocuğa yönelik eylemler için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alındı. Diğer sanıklara ise 24 yıl hapis cezası verildi. Uygulanan cezalarda iyi hal indirimi yapılmadı, tüm cezalar en üst sınırdan verildi. Özel idare çalışanına bilinçli taksir suçundan 21 yıl hapis cezası verildi. Sanıkların tutukluluk süresinin devamı ile 2 sanığın ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına ilişkin tutuklanmasına karar verildi. İnşallah bu dava sonucunun tüm Türkiye’ye örnek olmasını umuyoruz. Adaletin bir nebze yerine geldiğine inanıyoruz. Mağdur ailelerin de bu karar ile bir nebze olsun rahatladığını düşünüyoruz” dedi.
‘ULUSAL BİR DÖNÜM NOKTASI’
Yangında oğlunu kaybeden Danıştay 9. Daire Başkanı Abdurrahman Gençbay, şunları söyledi: “Uzun süren davanın ardından yüce mahkeme nihayet kararını açıkladı. Adalet umudumuzu asla yitirmedik. Başından itibaren, mahkemeye olan inancımızı özellikle sürdürdük. Alınacak kararın topluma bir mesaj vereceğinden ve yürekleri ferahlatacağından emindik. Bugün geldiğimiz bu aşamada verilen karar, Türk hukuku açısından emsal niteliği taşıyor. Heyet, Bolu’daki hukuk sisteminin varlığına tüm ülkeye kanıtladı. ‘Organize kötülük’ terimiyle tanımladığımız bu sorunla mücadelenin, kamu görevlilerinden işletme sahiplerine kadar pek çok bileşeni kapsadığını düşünüyoruz. Umuyorum ki bu tür olayların bir daha yaşanmaması adına da emsal oluşturur. Bugün belirttiğimiz olguların hayata geçmesi bizi mutlulukla doldurdu. Hukukun geleceği adına umutlarımız artırdı. Daha önce de ifade ettiğim gibi, annelerimizin mahşer günü adalet arayışı bu kararla sona ermiş oldu. Annelerimiz artık adaletin sağlandığına tanıklık ettiler ve bu karar toplumda yankı buldu. Zalimler için cehennemin var olduğu gerçeğini vurgulamakta fayda var. 78 masum hayat kaybetti. Onlar pırıl pırıl insanlardı; çocuklardı, gençlerdi, annelerdi ve babalardı. Bugün alınan kararın onların ruhlarına ulaşacağına inanıyorum.”
‘SORUŞTURMALARIN BAŞLAMASI GEREKİYOR’
Yargılamanın aksamış olduğunu dile getiren Gençbay, “Şu aşamada, Danıştay 1. Dairesi tarafından kamu görevlilerinin yargılama izniyle alakalı Turizm Bakanlığı’nın izin vermemesi kararının iptal edildiği ve 9 kamu görevlisi hakkında soruşturma yasağının kaldırıldığı, dosyanın Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği ortaya çıkmıştır. Bir ay süre geçti ve Başsavcılıktan herhangi bir yanıt almadık. Daha üzücü olanı, soruşturma iznine tabi olan isimler hakkında endişe verici gelişmeler yaşanıyor. Turizm Bakanlığı’nın denetim yapmakla yükümlü olan Denetleme ve Kontrolörler Kurulu’na bağlı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü hakkında da soruşturma izni verilmişti; ancak bu kişi hâlâ görevine devam ediyor” açıklamasını yaptı.
‘DISIPLIN SORUŞTURMASI ZORUNLULUĞU’
Gençbay, “Genel Müdür yardımcıları ve yardımcılara yönelik soruşturma izni de verilmiş durumda; onların da hala görevde kalması endişe veriyor. Kontrolörler Kurulu Başkan Vekili hakkında da soruşturma izni çıkmıştı; o da hâlâ çalışmaya devam etmekte. Başkontrolörler ve kontrolörlerle ilgili de benzer durum söz konusu. Kısacası, soruşturma izni verilen kişilerin incelemeyi yapacak olan Başsavcılık tarafından araştırılacak olması, işlerlik açısından sorun teşkil ediyor. Ek bir husus, soruşturmalar ve bilirkişi raporlarındaki bulgular, başsavcılığın bu konuda soruşturma açma talebinde bulunmasının, menfur olayın oluşmasında etkili olduğunu gösteriyor ve aynı zamanda disiplin soruşturmasının gerekliliğini gündeme getiriyor” şeklinde konuştu.
‘MÜCADELE DEVAM EDECEK’
Gençbay, “Bakanlık yetkililerinin disiplin soruşturması açması ve bu süreçte soruşturmanın ardından bu kişilerin derhal açığa alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda ilgili bakanın adım atacağına dair kesin bir ümidim olmasa da, bunu sağlamak için her türlü hukuki yöntemi kullanacağımızı buradan ifade etmek istiyorum. Bu nedenle soruşturmaların bir an önce başlamasını ve sorumluların adalet önünde hesap vermesini bekliyoruz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın da benzer bir sorumlulukları olan görevlileri hakkında aynı durum söz konusu. Ayrıca, Bolu’da otelin açıldığı tarihten yangın felaketinin yaşandığı tarihe kadar görevli olan tüm valilerin de, İl Özel İdaresi görevlileri gibi sorumluluğun altına giren kişiler arasında yer aldığını düşünüyoruz. Bu kişilerin de hukuki süreçte hesap vermeleri için mücadelemiz sonuna kadar sürecek” dedi.
‘PAZARTESİ GÜNÜ GÜZEL GELİŞMELER VAR’
Yangında 8 aile üyesini kaybeden avukat Yüksel Gültekin, Gençbay’ın açıklamaları sırasında söz alarak, “Zalimler için cehennem, ve ben bakanlık yetkililerinin peşine düşmeye kararlıyım. Pazartesi günü için takipte olacağım” diye belirtti.
