Serebral Palsi ile Hayat Mücadelesi Veren Üçüzler, Üniversitesi’ni Tamamlayarak Başarıya Ulaştı

Ayşenur Demirtaş Gül – Muhammet Bayram / Ankara, – Ankara’da serebral palsi hastalığı ile doğan üçüz kardeşler, 27 yaşındaki Esra, Tuğba ve Büşra Ersoy, ailelerinin desteği sayesinde üniversite eğitimlerini başarıyla tamamlayarak çeşitli alanlarda çalışarak dikkat çekici başarılara imza attılar.

Sinem ve Ercüment Ersoy’un üçüzleri Esra, Tuğba ve Büşra, prematüre olarak dünyaya geldikten sonra 1,5 yıl içinde farklı zamanlarda serebral palsi (SP) teşhisi aldı. Çocukları 4 yaşındayken, Sinem Ersoy, 65 aile ile birlikte Serebral Palsili Çocuklar Derneği’ni (SERÇEV) kurdu. Üçüzler, ebeveynlerinin desteğiyle yapabilirliklerine odaklanan bir eğitim süreci geçirerek önemli başarılar elde etti. Tuğba, ODTÜ Biyoloji bölümünü bitirerek şu anda özel bir şirkette genetik analizler yapıyor. Esra, Başkent Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünden mezun olduktan sonra moda tasarımı alanında yüksek lisans yaparken, aynı zamanda Gençlik ve Spor Bakanlığı’nda görev alıyor. Radyo programı da hazırlayan Esra, TBMM Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’nda uzman olarak çalışıyor. Diğer yandan, en ağır durumu yaşayan Büşra ise Başkent Üniversitesi Büro Yönetimi bölümünü tamamladıktan sonra aynı üniversitede Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünde eğitimine devam ediyor.

‘EĞİTİM HAYATI YAPABİLİRLİKLERİ ÜZERİNE KURULDU’

Üçüzlerin annesi, SERÇEV Genel Sekreteri ve Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu ile Engel Meclisi Koordinatörü Sinem Ersoy, çocuklarının kendi hayatlarına örnek teşkil ettiğini vurgulayarak, “Büşra’nın 6 aylık, Tuğba’nın 1 yaşında ve Esra’nın 1,5 yaşında hastalıkları öğrenildi. O andan itibaren yaşam mücadelesi başlamıştı. 45 gün yoğun bakımda kaldılar, mücadeleleri bizim de güçlü bir aileyle bu yolda ilerlememize neden oldu. Onları asla ayrıştırmadan, toplumdan izole etmeden her zaman yapabilirlikleri üzerine bir eğitim hayatı sağladık. Diğer ebeveynlere şunu öneriyorum; bu yükü yalnızca annelere bırakmayın. Baba, anne, çocuk ve geniş aile bir arada olmalıyız. Bu durum utanılacak bir şey değil, her rengimizle güzeliz. Mücadeleye devam, pes etmek yok; yeter ki inansınlar” şeklinde konuştu.

‘BİLİNÇLENDİRME UĞRAŞLARI GERÇEKLEŞTİRİYORUZ’

Esra Ersoy, TBMM’deki komisyonda yer almak üzere birçok engelliyle ilgili çalışmalara katıldığını belirterek, “Bilinçlendirme çalışmaları gerçekleştirerek engelsiz ve erişilebilir bir toplum oluşturmak en büyük hedefimiz. Eğitime ve istihdama erişim her gün öncelikli hedefimiz. Toplumsal hayata katılımı artırmak için çaba gösteriyoruz. Bir farkımız var; ‘turuncu saçlıyım’, ‘sarı saçlısın’ gibi basit farklılıklar bunlar. Ailemiz hep bunu destekledi. ‘Fiziksel ve toplumsal erişilebilirlik’ üzerine durduk. Ancak bunlar, sadece ailenin bilinciyle yeterli olamaz. Süreç, kolektif bir çaba gerektiriyor. ‘Bilinçli aile, engelsiz çocuk’ diyoruz. Her ailenin engellilik durumu ile karşılaşabileceğini bilmeli ve yalnız olmadıklarını fark etmeliler” ifadelerini kullandı.

‘NADİR HASTALIKLARA TANIMALARINI KOYMA ÇABASINDAYIZ’

Tuğba Ersoy, ODTÜ Biyoloji bölümünden mezun olup, bir genetik firmasında çalıştığını belirterek, “Şu anda nadir hastalıklara tanı koymaya çalışıyoruz. Ailem, engelliliğimi hissettirmeden diğer arkadaşlarımızla kaynaşmamı sağladı. Bu yüzden hayatım boyunca ‘engelli olduğum için şunu ayrı yapmalıyım’ düşüncesine kapılmadım. Hem aldığımız eğitim hem de çevremizin bilinçli olması bizi motive etti. Hayatımın her döneminde çok çalışkan ve düzenli bir öğrenci oldum. Kendimi asla onlardan ayırmadım ve her zaman ‘yapamayacağım’ düşüncesini aklımın ucundan bile geçirmedim” dedi.

‘İSTİHDAM MERKEZİ KURMA HEDEFİM VAR’

Büşra Ersoy, ikinci üniversitesini sürdürdüğünü belirterek, “Başkent Üniversitesi’nde Halkla İlişkiler Bölümü 3. sınıf öğrencisiyim. Önceki bölümüm büro yönetimiydi. İlk hedefim okula devam etmekti; şimdi ise SERÇEV ile en büyük hayalim bir istihdam merkezi kurmak. Engelli arkadaşlarıma buradan sesleniyorum; benim gibi mücadele edin. Tabii ki zorlu dönemler olacak ama asla pes etmeyin” diye ekledi.