Kuzey Kıbrıs’ın Gücü: Üretim, Eğitim ve Umutla Kalkınmak

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, sahip olduğu verimli topraklar, genç nüfusu ve üretme potansiyeliyle güçlü bir ekonomik geleceğe sahip olabilir. Ancak bu hedefe ulaşmak için kararlı, uzun soluklu ve samimi bir çaba gerekiyor.

Geçtiğimiz haftalarda 2025 yılı için asgari ücret yeniden belirlendi. Ancak bu gelişmenin hemen ardından piyasalarda zamlar arka arkaya gelmeye başladı. Artık hepimiz biliyoruz ki, yalnızca maaşları artırmak, ekonomik sorunlara çözüm olmuyor. Sorunun kaynağına inmeden yapılan her iyileştirme kısa sürede etkisini yitiriyor. Bu noktada, çözümün en önemli anahtarı: üretimi artırmak ve toplumun temellerine üretim kültürünü yerleştirmek.

Üretmeden Tüketmek Yıpratır

Yükselen enflasyonla mücadele edebilmenin ilk adımı, toplumun temel ihtiyaçlarını ucuzlatmaktan geçer. Bu da ithalata bağımlı bir tüketim modeliyle mümkün değildir. Kendi gıdamızı üretmezsek, dışa bağımlılık artar, fiyatlar kontrolsüzce yükselir ve dar gelirli kesimler daha da zorlanır.

Bu noktada, tarım ve hayvancılığın devlet eliyle gerçekten desteklenmesi şart. Örneğin hayvancılık teşvik edilirse, yerli et ve süt ürünleri hem daha kaliteli hem de daha uygun fiyata halkla buluşabilir. Tarım üreticileri ise uygun faizli ve uzun vadeli krediler, elektrik ve su destekleriyle teşvik edildiğinde hem üretim artar hem de piyasadaki gıda fiyatları düşer.

Ayrıca, yerli üretimi korumak adına, yurt dışından ithal edilen benzer ürünlere yönelik gümrük vergileri artırılabilir ya da belli ürünlerde ithalat sınırlandırılabilir. Böylece, hem yerli üretici güçlenir hem de ekonomik istikrar sağlanır.

Eğitim, Geleceğe Atılan En Büyük Yatırımdır

Ekonomik kalkınma yalnızca bugünü değil, yarını da planlamayı gerektirir. Bu nedenle eğitim sistemi köklü bir şekilde yeniden ele alınmalıdır. İlkokuldan başlayarak çocuklarımıza tarım, hayvancılık, üretim ve girişimcilik öğretilmeli. Üretmeyi bilen bir nesil, tüketim odaklı sistemin zincirlerini kırar. Bu anlayışla büyüyen çocuklar, sadece kendi geçimlerini sağlamakla kalmaz, ülkesine de değer katar.

Ayrıca mesleki eğitimlerin artırılması, gençlerin iş gücüne daha donanımlı bir şekilde katılmasını sağlayacaktır. Girişimcilik kültürünün yaygınlaştırılması, gençlerin devlete bağımlı kalmadan üretken bireyler olarak yetişmesini mümkün kılacaktır.

Üreten Bir Kıbrıs, Güçlü Bir Kıbrıs

Kuzey Kıbrıs, doğal güzelliklerinin yanı sıra verimli ovalara ve üretmeye hevesli insanlara sahip bir ülke. Eğer devlet bu potansiyeli doğru bir şekilde değerlendirir, adil ve kapsayıcı destekler sunarsa, ülkemiz sadece tarımda değil, pek çok alanda kendi kendine yetebilen, güçlü bir ekonomik modele geçiş yapabilir.

Bu bir hayal değil; doğru planlama, doğru eğitim ve üretim odaklı bir kalkınma modeliyle mümkün. Yeter ki hep birlikte üretmenin, paylaşmanın ve gelişmenin kıymetini bilelim.

Kuzey Kıbrıs’ın geleceği, toprağında, insanında ve alın terinde saklı. Ve bu geleceği umutla, birlikte inşa edebiliriz.