Yağmur ÖNGÜN/İZMİR, – İzmir’in Çiğli ilçesinde, Tüm Bel-Sen İzmir 2 No’lu Şube’ye bağlı memurlar, geriye dönük Toplu İş Sözleşmesi (TİS) ve sosyal haklarını henüz almadıkları gerekçesiyle belediye binası önünde tekrar bir araya gelerek seslerini yükseltti. Tüm Bel-Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Nihat Filiz, “Çalışanlar uzun bir süre bekletiliyor, alacaklarımız sürekli olarak erteleniyor, geçim sıkıntısı giderek artıyor” şeklinde konuştu.
Çiğli Belediyesi çalışanları, Tüm Bel-Sen İzmir 2 No’lu Şube çatısı altında, geriye dönük TİS ve sosyal haklarına ulaşamamak nedeniyle 24 Ekim tarihinde 1 gün iş bırakma eylemi gerçekleştirmişti. Düzenli aralıklarla belediye binası önünde toplanan memurlar, bu kez de haklarını talep etmek amacıyla bir araya geldi.
‘HAKLARIMIZA EL KONULDU’
Belediye binası önünde yapılan açıklamada, Filiz, “Tüm Bel-Sen İzmir 2 No’lu Şube olarak burada onurumuz, emeğimiz ve rızkımız için direniyoruz. Bu direniş yalnızca Çiğli Belediyesi’nin bir meselesi değil; İzmir’deki bütün belediye emekçilerinin ortak bir hikayesidir. Biz, yıllardır bu şehirde sokaklarda, parklarında, ofislerinde ve toplum sağlığı merkezlerinde çalışan kamu emekçileriyiz. Hizmet verdiğimiz belediyelerde, bugün maalesef emeklerimizin karşılığını alamaz durumdayız. Toplu İş Sözleşmelerine imza atılıyor fakat haklarımız zamanında ödenmiyor. Çalışanlar aylarca bekletiliyor, alacaklarımız sürekli olarak erteleniyor ve geçim derdimiz büyüyor” dedi.
‘SÖZLEŞMELER UYGULANSIN’
Filiz, her seferinde aynı bahanelerin gündeme getirilmesine de tepki göstererek, “‘Kaynak yok, bütçe kısıtlı, enkaz devraldık’ deniyor. Ancak biliyoruz ki sorun kaynak meselesi değil, öncelik meselesidir. Emeğe, adalete ve toplu sözleşmelere değer verip vermeme meselesidir. Çiğli’de başlattığımız bu eylem, sadece bir maaş mücadelesi değil; bir onur mücadelesidir. Çünkü biliyoruz ki, bugün Çiğli’de olan direniş, yarın Konak, Karabağlar, Bornova, Karşıyaka, Buca, Balçova gibi tüm belediyelerde haklarını savunan emekçilere güç verecektir. Bu mücadele, yalnızca bir belediyenin değil, İzmir’in ve ülke genelindeki kamu emekçilerinin ortak mücadelesidir. Talebimiz net ve meşrudur; imzalanmış sözleşmelerin uygulanması, TİS alacaklarımızın eksiksiz ve zamanında ödenmesidir. Toplu sözleşme hakkı, bir belge üzerinde değil, yaşamın kendisinde anlam bulmalıdır” ifadelerini kullandı.



