DİYARBAKIR, – 2015 yılı itibarıyla Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde bir mağarada ateşe verilmiş halde bulunan Gülizar Bingöl’ün (27) katledilmesiyle ilgili devam eden soruşturma çerçevesinde tutuklanan Mehmet Biroğlu’nun (42), olaydan yaklaşık 5 ay sonra cesedin bulunduğu bölgeye tam 7 defa gittiği yapılan daraltılmış baz analizi ile saptandı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çelenk tarafından kayıp kadınların ve cinayetlerle alakalı eski dosyaların tekrar gözden geçirilmesi talimatı vermesinin ardından JASAT, Kriminal Şube, Çermik İlçe Jandarma Komutanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğü’nden oluşan ekipler tarafından operasyon başlatıldı. Çalışmalar neticesinde, 2015 yılında Çermik ilçesi Petekkaya Mahallesi’nde yer alan Alacakaya Mermer Ocağı civarında, kimliği belirlenemeyen bir kadına ait olan mezara fethi kabir işlemi uygulandı. Olay yerinden ve mezardaki kemiklerden alınan örnekler Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı’nda analiz edildi. Yeniden oluşturma çalışmasıyla cesedin kayıp Gülizar Bingöl’e ait olduğu tespit edildi.
HTS analizlerin sonuçları, Bingöl’ün kaybedilme tarihinde akrabası Mehmet Biroğlu ile sürekli iletişim kurduğunu gösterdi. Şüpheli olarak değerlendirilen Biroğlu ekipler tarafından gözaltına alındı. Olay yerinden edinilen DNA örnekleri ile Biroğlu’ndan alınan örneklerin birbirleriyle eşleştiği belirlendi. HTS analizleri ayrıca Gülizar Bingöl ile Biroğlu arasında kaybolmadan yaklaşık 1,5 ay süresince 1027 kez telefon görüşmesi yapıldığı, kaybolma bilgisi sonrasında ise Biroğlu’nun Bingöl’ü hiç aramadığı ortaya çıktı. Biroğlu, çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.
Bilirkişi heyetinin sunduğu daraltılmış baz çalışması raporuna göre, şüphelinin telefonu 12, 14, 15, 16, 17, 18 ve 20 Ocak 2016 tarihleri arasında farklı saatlerde olay yerindeki mağara ve çevresinde sinyal verdi. Ayrıca, Biroğlu’nun hattının 19 Ocak 2015’te de aynı bölgeden sinyal verdiği saptandı. Kayıp ihbarının yapıldığı 29 Temmuz 2015 tarihinde Biroğlu’nun telefonu Elazığ’ın Maden ilçesi civarından sinyal verdikten sonra kapandığı, 31 Temmuz 2015’te İzmir’de yeniden açıldığı ve yaklaşık 3 gün süreyle kapalı kaldığı belirlendi; bu durumun hayatın rutin akışına ters olduğu ifade edildi.
Biroğlu, savunmasında olay yerine gidip gitmediğini reddederek, Gülizar Bingöl ile arasında hiçbir duygusal ilişki olmadığını ileri sürdü. “Kaybolduğu gün kendisiyle telefonla görüştüm ama bir araya gelmedik. O kayalık bölgeye gitmediğimi biliyorum. Cesedin nerede bulunduğunu yeni öğrendim ve Gülizar’ı öldürmediğimi iddia ediyorum. Sonrasında olay yerine gitmediğimi tekrar ediyoruz. Benim telefonumun olay yerinde sinyal vermesine ise bir şey söyleyemem. Gülizar beni sürekli arıyordu, normal sohbetler ediyorduk.” dedi.
Gülizar’ın eşi H.B. ise, Biroğlu’nun üvey ablasının oğlu olduğunu belirterek, eşinin kaybolduğu gün erken saatlerde kendisini arayıp hakaret ettiğini, sonrasında ise onunla iletişimde bulunamadığını aktardı. Şüphelinin eski eşi F. A. ise o dönemde Gülizar’ın Mehmet’in aracıyla hastaneye gittiğini ortaya koyarak, “İkisi samimi arkadaşlardı, gönül ilişkisi olup olmadığını bilmiyorum. Gülizar kaybolduğu gün, Mehmet çanta hazırlayıp evden çıktı ve birkaç gün sonra geri döndü.” ifadelerini kullandı.
